25 Kasım’da yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Kurulu’ bünyesinde oluşturulan ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Veri ve İstatistik Komitesi’nin ikinci toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya Bakan Mahinur Özdemir Göktaş, TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Çiğdem Erdoğan ile sivil toplum kuruluşları ve bakanlık temsilcileri katıldı.
Bakan Göktaş, kadına yönelik şiddetin küresel bir sorun olduğunu kaydederek, “Bugün gerek ulusal gerek uluslararası düzeyde belirlenen politikalara rağmen ne yazık ki, kadına yönelik şiddet küresel bir sorun olarak karşımızda duruyor. Bu sorunla çok yönlü, bütüncül, kapsayıcı plan ve politikalarla mücadele etmek ise büyük bir kararlılığı beraberinde getiriyor. Bu inançla 25 Kasım’da yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Kurulu bünyesinde bu alt komiteyi oluşturduk. Şunu çok iyi biliyoruz ki, objektif yöntemlerle elde edilmiş veriler, kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarımızın temel dayanak noktasını oluşturacaktır. Elde ettiğimiz veriler ne kadar sağlıklı ve güvenilir olursa yürüteceğimiz politikalar o kadar etkin ve ihtiyacı karşılayan nitelikte olacaktır. İlgili tüm tarafların katılımıyla oluşturduğumuz, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Veri ve İstatistik Komitemizin, dile getirdiğimiz bu çerçevede büyük bir hassasiyetle çalışmalarını yürüteceğine inanıyoruz” dedi.
Kadına yönelik şiddetin insan hakkı ihlali olduğuna dikkat çeken Bakan Göktaş, “Bu ihlal karşısındaki kararlı mücadelemizde tek bir vaka bile bizim için çok fazladır. Sizlerle birlikte yürüteceğimiz çalışmalarla oluşturacağımız politikalar, kadına yönelik şiddetle mücadelemizi daha ileriye taşıyacaktır. İşte bu amaç doğrultusunda bugün, Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Araştırması’nın 3’üncüsü için çalışmalarımızı başlatmış bulunuyoruz. TÜBİTAK ile birlikte yürüteceğimiz bu araştırmayı 8 Mart’ta kamuoyuyla paylaşmıştık. Yürüttüğümüz bu kapsamlı araştırma ile kadına yönelik şiddetin farklı boyutlarını, nedenlerini tespit etmek ve bunlara çözüm bulmayı hedefliyoruz. Türkiye genelinde ve 12 istatistiki bölgede kapsamlı veri elde edeceğimiz bu araştırmamızla, kadına yönelik şiddetle mücadelemizi tüm yönleriyle ele alacağız. Şiddete uğrayan, şiddet uygulayan ve şiddete tanıklık eden kişilerin ihtiyaçlarını daha iyi anlamak için hassas bir ölçüm mekanizmasıyla hareket edeceğiz. Araştırma sonuçlarına uygun şekilde hizmetlerimizin ve politikalarımızın çeşitliliğini ve etkinliğini artıracağız” dedi.
TÜBİTAK’ın yayınladığı çağrıyla 5 Nisan-10 Mayıs tarihleri arasında, Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversitelerden araştırmacı başvuruların geldiğini kaydeden Bakan Göktaş, “Şu an akademik bir jüri tarafından başvuruların değerlendirme süreci devam ediyor. Araştırma sonucunda yayınlayacağımız raporun bu alanda temel bir kaynak olacağına ve iş birliklerimizi güçlendireceğine inanıyorum” diye konuştu.
Bakan Göktaş, kadınların maruz kaldığı şiddetin ve sorunların kaynağının belli bir kültür, inanç ve coğrafya olmadığına vurgu yaparak, “Dünya Sağlık Örgütü’nün 2021 yılında yayımladığı rapora göre dünyada her 3 kadından 1’i şiddete maruz kalıyor. Ve şiddete maruz kalan kadınların yüzde 40’ından daha azı yardım talep ediyor. Kadınların maruz kaldığı şiddet; yaşama, sağlık, güvenlik ve özgürlük gibi temel insan haklarını ihlal ettiği gibi, aile ve toplum üzerinde de derin yaralar açıyor. Kadına yönelik şiddet fiziksel, psikolojik ve ekonomik boyutları olan can yakıcı bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Bu anlamda kadına yönelik şiddetin sona erdirilmesi için sadece ülkemizde değil, bütün dünyada bir zihniyet dönüşümü gerekiyor. İnsan yaşamının her alanında huzur ve barış ortamını tehdit eden şiddet olgusu karşısında, siyaset üstü bir duruş benimsiyoruz” ifadelerini kullandı.
Bakanlık olarak, kadınların evde, iş yerinde, sosyal hayatta maruz kaldığı şiddeti önlemek için her türlü tedbiri almaya devam ettiklerini belirten Göktaş, “81 ilimizdeki şiddet mağdurları için çok yönlü tedbirler alıyoruz. Bu kapsamda ülke genelindeki 82 Şiddet Önleme ve İzleme Merkezimiz (ŞÖNİM), 411 Şiddetle Mücadele İrtibat Noktamız ile önleyici hizmetler sunuyoruz. Ayrıca Adana, Antalya, Bursa, İstanbul, İzmir, Konya ve Şanlıurfa’da yeni ŞÖNİM’leri faaliyete geçirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.112 kadın konukevimiz ile şiddet mağduru kadınları çocuklarıyla birlikte misafir ediyor, psikolojik destek sağlıyoruz. Hukuki danışmanlıklarımız ve mesleki eğitimlerimizle onları yepyeni, sağlıklı ve mutlu bir hayat için hazırlıyoruz. Kuruluşlarımızda hizmetlerimizi ölçülebilir, izlenebilir ve sürdürülebilir şekilde yapılandırmak için ‘hizmet standartları’ ve ‘öz değerlendirme sistemi’ni uyguluyoruz. Elektronik kelepçe uygulamasıyla ülke genelinde yüksek riskli vakaları yakından takip ediyoruz. 11 dilde destek veren KADES mobil uygulaması, Alo 183 Sosyal Destek Hattı ve GAMER ile şiddet riski taşıyan tüm olaylarda çağrılara hızla cevap veriyoruz” dedi.
Bakan Göktaş, yakın zamanda ‘Şiddet Uygulayanlara Yönelik Psiko-Sosyal Destek Hizmetlerinin Modellenmesi’ projesini hayata geçireceklerini belirterek, “TÜBİTAK iş birliğinde gerçekleştireceğimiz bu projeyle şiddet uygulayanların profil analizinin yapılmasını planlıyoruz. Türkiye’de ilk defa gerçekleştirdiğimiz bu projeyle uygun destek programları geliştirmeyi hedefliyoruz. Böylece şiddet uygulayanlara yönelik etkin psikososyal müdahalelerle şiddet döngüsünün kırılmasını hedefliyoruz. Bunun yanı sıra hazırlık çalışmalarını tamamladığımız diğer bir projeyle ihtisaslaşmış kadın konukevlerinin kapasitesini artırmayı amaçlıyoruz. Diğer yandan geçen yıl 6 Şubat depremlerinde yaşanan yıkımın yaralarını sarmaya devam ediyoruz. Önümüzdeki dönemde IPA kapsamında yürütülen projeyle depremden etkilenen kadınlara yönelik şiddete karşı önleyici ve koruyu hizmet modellerimizi yeniden yapılandıracağız. Projeyle depremden dolayı oluşan iç göçten etkilenen Hatay, Adıyaman, İstanbul, Kocaeli’ne yeni kadın konukevleri kazandıracağız” diye konuştu.